Dereli

Aksu Vadisi üzerinde yer alan Dereli, Giresunu’n güneyinde, Şebinkarahisar yolunun 32. kilometresinde yer almaktadır.
Aksu Vadisi üzerinde yer alan Dereli, Giresunu’n güneyinde, Şebinkarahisar yolunun 32. kilometresinde yer almaktadır.

Dereli, Giresun ilinin bir ilçesidir. Giresun ilinin güneyinde, Şebinkarahisar yolunun 32. kilometresinde, Aksu Vadisi üzerinde yer alır.

Dereli 1926 yılında nahiye, 1 Nisan 1958 tarihinde de ilçe olmuştur. Daha önceleri aynı yerde birkaç ev ile Türk ve Rum esnafın dükkânının bulunduğu Dölçukuru denen bir köy bulunmaktaydı.

1926 yılında nahiye yapılan Dereli, 1958’de de ilçe olmuştur.
1926 yılında nahiye yapılan Dereli, 1958’de de ilçe olmuştur.

12 bağlı mahallesi, 34 bağlı köyü, bir beldesi ve bu beldeye bağlı 6 mahallesi bulunan Dereli’nin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) 2022 yılı verilerine göre ilçe toplam nüfusu 18.696’dur. İlçe toplam erkek nüfusu 9.591, ilçe toplam kadın nüfusu 9.105 olan Dereli’nin ilçe merkez nüfusu 5.879’tir, bu merkez nüfusun 2.986’sı erkek, 2.893’ü kadın nüfustur. İlçe belde ve köy toplam nüfusu ise 12.817’dir. İlçe belde ve köy toplam erkek nüfusu 6.605, ilçe belde ve köy toplam kadın nüfusu 6.212’dir.

Dereli’nin Mahalleleri: Bahçeli Mahallesi, Dereli Mahallesi, Fatih Mahallesi, Güzyurdu Mahallesi, Hapan Mahallesi, Kulakkaya Mahallesi, Kuşluhan Mahallesi, Kuzca Mahallesi, Sütlüce Mahallesi, Şıhlar Mahallesi, Yeni Mahallesi, Yuva Mahallesi.

Dereli’nin Yavuzkemal Beldesi Mahalleleri: Güzyurdu Mahallesi, Hapan Mahallesi, Kulakkaya Mahallesi, Şıhlar Mahallesi, Yeni Mahalle, Yuva Mahallesi.

Dereli’nin Köyleri: Akkaya Köyü, Aksu Köyü, Alancık Köyü, Çalca Köyü, Çalköy Köyü, Çamlı Köyü, Çengelköy Köyü, Eğrianbar Köyü, Güdül Köyü, Güzelköy Köyü, Heydere Köyü, Hisarköy Köyü, İçmesu Köyü, Kızıltaş Köyü, Konuklu Köyü, Kurtulmuş Köyü, Küçükahmet Köyü, Küknarlı Köyü, Kümbet Köyü, Maden Köyü, Meşeliyatak Köyü, Pınarlar Köyü, Sarıyakup Köyü, Tamdere Köyü, Taşlıca Köyü, Tepeköy Köyü, Tepeküknarlı Köyü, Uzundere Köyü, Yaylacık Köyü, Yeşilkaya Köyü, Yeşiltepe Köyü, Yeşilvadi Köyü, Yıldız Köyü, Yüce Köyü.

1397 yılında Türkmen beyi Bayram Şah’ın torunu Emir Oğlu Süleyman Bey tarafından Giresun’la birlikte fethedilen Dereli, Türk yurdu haline getirilmiştir.
1397 yılında Türkmen beyi Bayram Şah’ın torunu Emir Oğlu Süleyman Bey tarafından Giresun’la birlikte fethedilen Dereli, Türk yurdu haline getirilmiştir.

DERELİ’NİN TARİHİ

Başbakanlık Devlet Arşivi’ndeki kayıtlara göre Dereli’nin Dölçukuru Köyü, Yar Ali Bey isimli bir Türkmen beyinin tımarı olarak 1500’lü yıllarda kayıtlı olduğu ve 400 has akçe vergi ödediği görülmektedir. Dereli’nin tarihini Giresun’un tarihi içinde incelemek ve değerlendirmek gerekir. Giresun, 1397 yılında Türkmen beyi Bayram Şah’ın torunu Emir Oğlu Süleyman Bey tarafından fethedilmiş ve Türk yurdu haline getirilmiştir. Bu tarihten sonra Giresun ve çevresinde yoğun Türk nüfusun yerleşmeye başladığı görülür. Ancak Dereli civarında Giresun merkezden çok daha önceki yıllarda Türklerin var olduğu, burada Kuşlu Han ve Zırhlı Han isimli iki Türkmen beyinin hakimiyetinde olduğu çeşitli kaynaklarda yazar… Dereli’ye iki koldan (Kuşluhan ve Zırhlıhan) gelmişlerdir. Orta Asya Horasan’dan gelen Oğuz Türkmen boyları, Kelkit vadisi boyunca Şebinkarahisar’a ve Dereli’nin güneyine yerleşmeye başladılar. Diğer kol Harşit Vadisi’ni yurt edinmiş olup, bunlardan bir kısmı ilçe çevresine gelerek yerleşmişlerdir. İstanbul’un Haçlıların eline geçmesinden sonra Sinop çevresindeki Çepni adlı Oğuz boyları doğuya doğru ilerleyerek Giresun çevresi ve Dereli ilçesine de yerleşmişlerdir.

Dereli ve civarına gelen Türkmenler, Selçuklu döneminde bölgeye yerleşmişlerdir. 1398 tarihinde Yıldırım Beyazıt yöreyi Osmanlılara bağlamak üzere yapmış olduğu seferde Canik Beyliği’nin merkezi Samsun’u ele geçirmiştir. Bu olay üzerine Dereli ve çevresinde yaşayan Türkler, Osmanlılara katılmışlardır. Ankara Savaşı’ndan sonra Timur yöreyi Türkmen Hacı Emiroğlu Süleyman Bey’e iade etmiştir. Bu dönemlerde Dereli çevresinde Akkoyunlu Türkmen hükümdarı tarafından şahıslara vakfedilmiş topraklar bulunmaktadır. Dereli ve çevresi, Selçuklulardan bu yana Türk toprağıdır. Düşman işgali görmemiştir. Prof. Dr. Faruk Sümer’in “Oğuzlar / Türkmenler” isimli eserinde Dereli de içinde olmak üzere Giresun ve Trabzon’un bir bölümünün 1515 yılındaki tahrir defterlerinde Vilayet-i Çepni olarak ayrı bir bölge olarak gösterildiğini, buralardaki köylerin isimlerinin hep Türkçe olduğunu ve buralarda yaşayan Türkmenlerin Hacı Bektaşi Veli’nin müritleri olduğunu yazar.

Dereli ve çevresi, Giresun kazasının bir köyü olarak, Tanzimat Dönemi’ne kadar Trabzon’a bağlandı. Tanzimat’tan sonra Karahisar-ı Şarki (Şebinkarahisar) Sancağı’na, sonra yine salnamelere göre Trabzon’a bağlı kaldı. Gürcistan’ın Ruslar tarafından işgal edilmesiyle Müslüman Gürcüler göç ederek 1892 yılında ilçeye bağlı bazı köylere yerleşmişlerdir. Cumhuriyet döneminde 1926 yılında Dereli, Giresun’a bağlı bir nahiye yapıldı. 1 Nisan 1958 yılında 7033 Sayılı Kanun’la Dereli ilçesi kurulmuştur.

Aksu vadisi üzerine kurulan Dereli’nin içinden Aksu Deresi geçmektedir.
Aksu vadisi üzerine kurulan Dereli’nin içinden Aksu Deresi geçmektedir.

DERELİ’NİN COĞRAFYASI

Giresun ilinin güneyinde, Şebinkarahisar yolunun 32. kilometresinde kurulan ilçe, Aksu vadisi üzerine yerleşmiştir. Doğuda Keşap, Yağlıdere, batıda ise Bulancak ilçeleri yer almaktadır. İlçe, “yaylalar diyarı” diye anılır.

Giresun’un diğer ilçeleri gibi son derece dik ve engebeli bir araziye sahip olan Dereli, 3000 metre yükseklikteki Karagöl – Kırklar Dağı’nın rakımına kadar ulaşabilmektedir. Giresun Dağları’nın en yüksek tepesi Olan Abdal Musa Tepesi’nin rakımı 3.331 metredir. İç Anadolu Bölgesi’ne doğru geçiş, Eğribel Geçidi üzerinden yapılmaktadır. İlçenin yüzölçümü yaklaşık 820 kilometrekaredir. İlçedeki yağış ortalaması 1.300 milimetreye ulaşmaktadır.

Fındığın en önemli tarım ürünü olduğu Dereli’de bazı köyleri orman köyü olduğundan, orman köylüsünü kalkındırma amaçlı kooperatifler bulunmaktadır.
Fındığın en önemli tarım ürünü olduğu Dereli’de bazı köyleri orman köyü olduğundan, orman köylüsünü kalkındırma amaçlı kooperatifler bulunmaktadır.

DERELİ EKONOMİSİ

İlçede herhangi bir fabrika, önemli üretim tesisi yoktur, ancak hidroelektrik santralı faaliyettedir. Dereli HES; 49.20 MWe kurulu gücü ile ortalama 32.218 kişinin tüm elektrik enerjisi ihtiyacını karşılamaktadır.157.5 GWh-yıl üretim kapasitesi‎ olan‎ yıllık elektrik üretimi‎: ‎~ 107 GWh’dir. 2015 yılı üretimi‎ ise ‎138 GWh olarak gerçekleşmiştir. İlçe halkı genellikle gurbetçidir. İlçeyi sahile bağlayan Şebinkarahisar karayolu asfalt olup tüm köy yolları stabilizedir. Son zamanlarda bazı köy yollarında betonlama çalışmaları yapılmaktadır.

Bölgede fındık en önemli tarım ürünüdür. İlçenin bazı köyleri orman köyü olduğundan, orman köylüsünü kalkındırma amaçlı kooperatifler bulunmaktadır. Ayrıca bölgede büyük ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yanında, tatlı su balıkçılığı da yapılmaktadır. Fazla ticari olmasa da kümes hayvanları yetiştirilmekte ve arıcılık yapılmaktadır. Dereli ilçesi organik tarıma uygun olmasına karşın bölge nüfusunun sürekli olarak göç vermesi sebebiyle uygulanamamaktadır.

EĞİTİM

İlçede tahsilli insan oranı yüksektir. bir anokulu, yedi ilkokul, on ortaokul, üç lise, bir halk eğitimi merkezi ve bir öğretmen evi ve akşam sanat okulu bulunmaktadır. Sağlık Meslek Lisesi maalesef ilgisizlikten dolayı kapatılmıştır. İlçe halkının yüzde 98’i okuma yazma bilir. İlçeye Giresun Üniversitesi’ne bağlı Meslek Yüksek Okulu kurulmuştur. Dereli’deki okullar ve eğitim kurumları şunlardır: Şehit Salih Dinç Anaokulu, Atatürk İlkokulu, Şehit Basri Apaydın İlkokulu, Kızıltaş İlkokulu, Kurtulmuş İlkokulu, Yavuz Kemal İlkokulu, Yüce İlkokulu, Yıldız İlkokulu, Şehit Yüzbaşı İsmail Hakkı Öztopal Ortaokulu, Şehit Basri Apaydın Ortaokulu, Şehit Basri Apaydın İmam Hatip Ortaokulu, Kızıltaş İmam Hatip Ortaokulu, Kurtulmuş Ortaokulu, Yavuz Kemal İmam Hatip Ortaokulu, Yavuz Kemal Yatılı Bölge Ortaokulu, Yüce İmam Hatip Ortaokulu, Yüce Ortaokulu, Yıldız Ortaokulu, Dereli Anadolu Lisesi, Dereli Anadolu İmam Hatip Lisesi, Şehit Tuncay Zengin Çok Programlı Anadolu Lisesi, Dereli Halk Eğitimi Merkezi, Dereli Öğretmen Evi ve Akşam Sanat Okulu.

TURİZM

İlçede turizm henüz tam gelişmemiş olup ekonomiye katkısı sınırlıdır. Daha çok iç turizm, doğa ve yayla turizmi hâkimdir. Doğu Karadeniz’in en önemli yaylalarından Kümbet ve Bektaş yaylaları ilçe sınırları içinde bulunmaktadır. Turizmi geliştirmek için her yaz Temmuz ayının ikinci pazar günü Kümbet Yaylası’nda yayla şenlikleri düzenlenmektedir. Diğer taraftan yüzyıllardır her yıl Mayıs ayının altıncı günü Hıdırellez Şenlikleri düzenlenmektedir. İlçenin, civar köylerin ve Karadeniz’in kuşbakışı görünümüyle muhteşem bir manzaraya sahip olan Guskun Tepesi de gerçekten görülmeye değerdir.

İlçenin önemli tarihi eserleri arasında, Hisar Köyü’ndeki Meryem Ana Manastırı, Kuşluhan Kalesi, Yavuzkemal Köyü hanlarını ve tarihî ören yeri, Akkaya Köyü’ndeki Çobankayası resimleri ve çok sayıda kemer köprüler, tekkeler ve ocak yerleri bulunmaktadır.

Kayın, köknar, ladin, kızılağaç ve meşe ormanlarıyla dolu Giresun yaylalarından biri olan Kulakkaya Yaylası, endemik bitki örtüsüyle görülmeye değer yerlerin başında gelmektedir.
Kayın, köknar, ladin, kızılağaç ve meşe ormanlarıyla dolu Giresun yaylalarından biri olan Kulakkaya Yaylası, endemik bitki örtüsüyle görülmeye değer yerlerin başında gelmektedir.

DERELİ’DE YAYLACILIK

Göçebe Türkmen Çepnilerin Orta Asya’dan bu yana getirdikleri adetlerden olan yaylacılık ilçede yaygın olup, hayvanlarını otlatmak için yöre halkı yaylaya çıkmaktadır. Bektaş ve Kümbet yaylalarının ilçe sınırları içinde olması dolaysıyla yayla şenliklerinin yapıldığı aylarda ilçede sosyal ve kültürel açıdan bir canlılık yaşanmaktadır.

Kümbet Yaylası Şenliği, Temmuz ayının ikinci haftası (Cuma-Pazar günleri) Kümbet Yaylası’nda yapılmaktadır. Bektaş Yaylası Şenliği ise, Ağustos ayının ilk haftası (Cuma-Pazar günleri) Bektaş Yaylası’nda yapılmaktadır.

ÖRF VE ADETLER

İlçe örf ve âdet bakımından Giresun iline benzerlik göstermekte olup, Türkmen/Çepni boylarına has geleneksel giysiler halk tarafından özel günlerde giyilmektedir. Yeni takvimle 20 Mayıs’a tekabül eden “Mayıs Yedisi” kutlamaları Aksu Deresi’nin denize döküldüğü yerde yapılmaktadır. Mayıs ayının altıncı gününe rastlayan Hıdırellez Şenlikleri de ilçenin, civar köylerin ve Karadeniz’in muhteşem manzarasına sahip Guskun Tepesi’nde yapılmaktadır.

Cenazelerde talkın verilmekte ve 3 gece mezar başında ateş/ışık yakılmakta, 4 cumalık ve 52’nci güne karşılık gelen 52 duası okunmaktadır. Ramazan boyunca “Tömbelekçi” denen ve genellikle çocuklardan oluşan gruplar maniler söyleyerek evlerin kapısını çalar ve yiyecek yufka/tatlı başta olmak üzere çeşitli hediyeler toplarlar. Muharrem ayında Aşure dağıtılır.

Efsaneler arasında “elik keçi, kuyu, otbitmez, bereket, su, çoban kayası, cami yeri” efsaneleri ünlüdür. Alevi/Bektaşi inançlarına uygun olarak ocak yerleri ziyaret edilir, hastalara şifa, dertlere deva aranır, sacayaktan atlanır. Bilindiği üzere Türkmen Çepniler, Hacıbektaş Veli’nin ilk müritleri olup Alevidirler. Bu konuda Prof. Dr. Faruk Sümer’in Oğuzlar isimli eserinde Trabzon yöresi Çepnileri bölümünde ayrıntılı bilgi mevcuttur.

Zırhlıhan ve Saltuk köylerinde Alevi yurttaşların yaptırmış olduğu cem evi bulunmaktadır.

Kuzukulağı yemeği, gücükdene çorbası, galdirik turşusu, armut ballaması, çökelik yöresel yemeklerdir.

KÜLTÜR

İlçede sosyal yaşam zayıftır. Eğitim seviyesi ortaokul düzeyindedir. Dereli eskiden yerleşik Rumların ve göçebe Türklerin yaşam alanı olduğu için ortaya çıkan ortak kültür günümüzde yaşanmaktadır. İlçe Giresun ilinin en çok ozan yetişen bölgesidir. Bilhassa Bahçeli ve Saltuk köylerinden birçok halk ozanı çıkmıştır.

Doğu Karadeniz’in en meşhur ve turistik yaylalarından olan Kümbet’in 2 kilometre batısındaki Aymaç manzarasıyla eşsiz bir zirvedir.
Doğu Karadeniz’in en meşhur ve turistik yaylalarından olan Kümbet’in 2 kilometre batısındaki Aymaç manzarasıyla eşsiz bir zirvedir.

KÜMBET YAYLASI

Doğu Karadeniz bölgesinde, 1.640 metre rakımlı yayla Doğu Karadeniz’in en meşhur ve turistik yaylalarındandır.

Giresun’un 52 kilometre güneyinde Dereli ilçe sınırlarındadır. Dereli ilçesine kadar 30 kilometre yol asfalt, Dereli-Kümbet Yaylası arası 22 kilometre yeni asfalt yol olup, yaz aylarında dolmuşlarla gidilebilir. Kümbet yayla gezisi gidiş İkisu, dönüş Güdül üzerinden yapılırsa, çok güzel manzaralar görülebilir. Yine Şebinkarahisar yoluyla da Sivas ve İç Anadolu’dan gidilebilir.

Yaylada altyapı hizmetleri tamamlanmıştır. Turistik 5 yıldızlı otel kompleksi, PTT acentesi, sağlık ocağı, bakkal, kasap, manav, et lokantası, fırın, kır kahvesi ve oto tamircisi hizmet vermektedir. Aymaç Tepesi, Şah İsmail Düzü, Melikli Obası, Şıh Obası, Yavuzkemal gibi çok sayıda yayladan oluşan Kümbet yaylaları kamp ve piknik alanı olarak yoğun kullanılmaktadır. Kümbet’in 2 kilometre batısındaki Aymaç eşsiz bir zirvedir. Yine civarda bulunan Türkmen Çepni obaları görülebilir. Muhteşem bir coğrafyaya sahiptir. Kümbet Yaylası yağmurlu olduğunda piknik yapanlar 6-8 kilometre daha giderek dağın güney yamacında bulunan Şebinkarahisar’ın kurak ikliminden faydalanabilirler.

Her Temmuz ayının 2’nci pazar günü Dereli Belediye Başkanlığı’nın öncülüğünde, yöre halkı ve turistlerin yoğun olarak katıldığı geleneksel Kümbet şenlikleri yapılmaktadır. Şenliğin asıl kaynağı eski “otçu göçleri”dir. Yeni dönemde İlk şenlik 1989 yılında yapılmıştır. Valilik tarafından yeni turistik 100 yataklı otel tesisleri hizmete açılmıştır.

1.500 metre rakımında ve ilginç doğa güzelliklerine sahip olan Bektaş Yaylası, Giresun’un eskiden beri en çok bilinen ve gidilen yaylasıdır.
1.500 metre rakımında ve ilginç doğa güzelliklerine sahip olan Bektaş Yaylası, Giresun’un eskiden beri en çok bilinen ve gidilen yaylasıdır.

BEKTAŞ YAYLASI

Giresun merkezden Evrenköy, Erimez, Yavuzkemal üzerinden gidildiğinde 56 kilometre uzaklıkta bulunan Bektaş turizm merkezi; çevresindeki Kulakkaya Yaylası, Melikli Obası Yaylası, Kurttepe mevkii ve Alçakbel Orman İçi Piknik Alanı ile birlikte bir bütün teşkil eder. Bektaş Yaylası’na yukarıda belirtilen güzergahtan başka üç değişik şekilde daha ulaşmak mümkündür. Bunlar; Giresun-Dereli-Yavuzkemal, Giresun-Batlama Deresi-İnişdibi, Giresun-Bulancak üzerinden giden yollardır. Yaz başlarında bile yer yer kar görülen yaylada Kurttepe mevkii kışın kayak yapmaya uygundur. Yaz aylarında burada çim kayağı yapmak mümkündür.

Giresun’a 45 kilometre mesafede bulunan yayla, 1.500 rakımında ve ilginç doğa güzelliklerine sahip, Giresun’un eskiden beri en çok bilinen ve gidilen yaylasıdır. Yol üzerinde bulunan Despot Kayası ve Suyu, doğal güzelliklere sahip Erimez mevkii, Gelin Kayası ayrı birer ilgi odağıdır. Alçakbel Ormaniçi piknik alanında günübirlik dinlence, eğlence imkânı, hemen yakınındaki Yavuzkemal Beldesi’nde de her türlü alışveriş hizmeti bulunmaktadır.

Kulakkaya-Alçakbel mevkiinde bulunan Ormaniçi Eğitim Tesisleri ve yanındaki Ormaniçi Piknik Alanı günübirlik kullanışlara hizmet verirler. Burada organize piknik sahası, çocuk parkı bulunmaktadır.

Kuzalan Şelalesi ile dikkati çeken Kuzalan Tabiat Parkı’nın en önemli kaynak değerlerini doğal yolla oluşmuş şelalesi ve traverten su kaynağı yapısı oluşturuyor.
Kuzalan Şelalesi ile dikkati çeken Kuzalan Tabiat Parkı’nın en önemli kaynak değerlerini doğal yolla oluşmuş şelalesi ve traverten su kaynağı yapısı oluşturuyor.

KUZALAN ŞELALESİ

Giresun’un Dereli ilçesine 19 kilometre uzaklıkta bulunan, yoldan görülebilen sakin ve mükemmel manzaralı bir şelale. Kuzalan Tabiat Parkı’nın değerlerinden biri olan şelale karşısına da seyir terası kurulmuş. Harika bir manzaraya sahip. Giresun’un doğal güzelliklerinden biri olan şelalenin çevre düzenlemesi yapılmış olup çalışmalar halen devam etmektedir. Karadeniz Bölgesi’nin yeni turizm destinasyonları arasında Kuzalan Tabiat Parkı içerisinde bulunan şelale yoğun ilgi görüyor.

Giresun’un Dereli ilçesindeki Kuzalan Tabiat Parkı, 1.800 metre devam eden traverten grubu, şelaleleri, ormanları ve birçok doğal güzelliği bünyesinde bulunduruyor. Dereli-Şebinkarahisar yolu üzerinde bulunan ve Kuzalan Şelalesi ile dikkati çeken Kuzalan Tabiat Parkı’nın en önemli kaynak değerlerini doğal yolla oluşmuş şelalesi ve traverten su kaynağı yapısı oluşturuyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nce 2013 yılında tabiat parkı ilan edilen Kuzalan, bitki örtüsü bakımından zengin biyolojik çeşitliliğe sahip. Orman ve Su İşleri 12. Bölge Müdürlüğü Giresun Şube Müdürü Ertan Kuduban, Kuzalan Tabiat Parkı’nın 4 bin 820 dönüm alana sahip olduğunu söyledi.

Alanın en önemli kaynak değerinin 1.800 metre devam eden traverten grubu olduğunu belirten Kuduban, bu traverten grubunun, kalkerli su kaynağından çıkarak 1.800 metrede 6 şelale, 3 subasar ormanı ve 2 şimşir ormanı bulundurduğunu ifade etti.

Kuduban, vatandaşların tabiat parkını gezerken ihtiyaçlarını karşılamaları için alan düzenlemesi yapıldığını da ifade ederek, 24 kameriyenin yanı sıra büfe, satış stantları, barbekü ve çeşmelerin ziyaretçilerin hizmetinde olduğunu söyledi. Travertenler boyunca yol düzenlenmesi yapıldığını da vurgulayan Kuduban, “Şu ana kadar 1.800 metrenin 600 metresi düzenlendi. Patika yol boyunca şelaleler için ahşap seyir terasları da planlandı” diye konuştu.

Kuzalan Tabiat Parkı’nda 5 adet şelale, 1 adet de mağara bulunmaktadır. Kalkerli suların gözelerinin bulunduğu mevkide anıt ağaç özelliği gösteren kayın, köknar ve ladin ağaçları bulunmaktadır.
Kuzalan Tabiat Parkı’nda 5 adet şelale, 1 adet de mağara bulunmaktadır. Kalkerli suların gözelerinin bulunduğu mevkide anıt ağaç özelliği gösteren kayın, köknar ve ladin ağaçları bulunmaktadır.

KUZALAN TABİAT PARKI

Kuzalan Şelalesi, Taşpınar Deresi üzerinde olup yaklaşık 20 metreden Aksu çayına akmaktadır. Kış aylarında ve özellikle Mayıs ayına kadar bol su akması ile eşsiz bir görüntü oluşmaktadır. Şelale, kaya, mağara, su ve orman ekosistem özellikleri ile kendi içinde biyoçeşitliliği barındırmaktadır. Taşpınar Deresi’nin döküldüğü yerden yaklaşık 1000 metre mesafede halk arasında beyaz taş dedikleri traverten oluşumu vardır. Beyaz taşın olduğu bölgede çıkan kalkerli sular yaklaşık 800 metre boyunca vadi oluşturmuş, vadi boyunca beyaz kalker aynı Pamukkale’deki gibi oluşumlar yapmıştır. Taşpınar Deresi ve Harmanların Deresi’yle birleşen bu sularda hat boyunca 5 adet şelale, 1 adet de mağara bulunmaktadır. Bu mağaranın içerisinde sarkıt ve dikit oluşumları bulunmaktadır. Mağaranın kuzeyinde bulunan değirmenin olduğu alanda eşsiz görünümde bir şelale bulunmaktadır. Kalkerli suların gözelerinin bulunduğu mevkide anıt ağaç özelliği gösteren kayın, köknar ve ladin ağaçları bulunmaktadır.

Kalkerli suların gözelerine 100 metre mesafede bir maden suyu bulunmaktadır. Bu maden suyu da traverten oluşturmuş, bu travertenler siyah görünümlü olup, traverten hattı diğer suyun traverten hattı ile 200 metre kuzeyde dere içinde birleşmektedir. Beyaz taşın suyunun aktığı vadide, gözelerin 100 metre aşağısında 3 adet kükürtlü su gözesi de bulunmaktadır. Beyaz taşın suyunun gözesinin doğusunda da benzer ayrı bir kalker hattı bulunmakta, bu hat da diğer traverten hattı ile birleşmektedir. Alanda ayrıca saf şimşir meşcereleri, 30 santimetre çapında 10 metre boyunda yabani fındık ağaçları görülmektedir.

Sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahip Mavi Göl’de özellikle belirli aylarda turkuaz rengine bürünen su, ziyaretçileri hayran bırakıyor.
Sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahip Mavi Göl’de özellikle belirli aylarda turkuaz rengine bürünen su, ziyaretçileri hayran bırakıyor.

MAVİ GÖL

Giresun’un Dereli ilçesi sınırlarında yer alan Kuzalan Tabiat Parkı içindeki Mavi Göl, turkuaz rengi ile oluşan eşsiz görüntüsüyle görenleri hayran bırakıyor. Göl, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer özelliğine sahiptir. Kent merkezine 32 kilometre uzaklıkta bulunan 20 bin nüfuslu Dereli’deki Kuzalan Tabiat Parkı içerisinde yer alan Mavi Göl, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor.

Tabiat parkı ve Mavi Göl, 1.800 metre devam eden traverten ve şelalesi ile dikkati çekiyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde sodalı suyun dere halinde aktığı tek yer olma özelliğine sahip Mavi Göl’de özellikle belirli aylarda turkuaz rengine bürünen su, ziyaretçileri hayran bırakıyor. Büyüklü küçüklü 3 gölden oluşan, halk arasında ‘Sodalı Göl’ diye adlandırılan Mavi Göl’ün suyu, kireç taşları ve sodalı suyun etkisiyle turkuaz rengi alıyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürü Ertan Kuduban, kentte 6 tabiat parkının bulunduğunu, dördünde de tesisleşmenin devam ettiğini söyledi. Koçkayası, Yedi Değirmenler, Ağaçbaşı, Aymaç ve Köroğlu tabiat parklarının yanı sıra kentte en fazla ziyaretçi alan Kuzalan Tabiat Parkı ile tabiat turizmini geliştirmeye çalıştıklarını belirten Kuduban, tabiat parkının kaynak değerinin çok yüksek olduğunu kaydetti.

Giresun merkezine 32 kilometre uzaklıkta bulunan Kuzalan Tabiat Parkı içerisinde yer alan Mavi Göl, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor.
Giresun merkezine 32 kilometre uzaklıkta bulunan Kuzalan Tabiat Parkı içerisinde yer alan Mavi Göl, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor.

Kuzalan Tabiat Parkı’nın dünyada eşi benzeri çok nadir olan travertenler oluşan bir bölge olduğunu belirten Kuduban, şunları söyledi: “Travertenlerin yanı sıra yine bu bölgede Karadeniz’in tek sodalı deresi olan Göksu Deresi üzerindeki 3 gölden oluşan Mavi Göl adını verdiğimiz alanı da Kuzalan Tabiat Parkı’na dahil ettik. Buranın yürüyüş yolları, seyir terasları bitti. Konaklama tesislerinin yapımına başlayacağız. Kuzalan Tabiat Parkı 20 bin ziyaretçi aldı. Çevresinde hiçbir tesisleşme olmamasına rağmen 300 bin kişi Mavi Göl’ü ziyaret etti. Özellikle yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgi gösterdiği Mavi Göl bölgesinde, insanların çok rahat ulaşabileceği yürüyüş yolları ile otopark düşünüyoruz. Buraları hem koruyacağız, hem yöre halkına gelir getirici yatırımlar düşünüyoruz.”

Bölgenin bir kalker bölgesi olmasına ve onun üzerinde birçok su çeşidi bulunduğuna dikkat çeken Kuduban, “Ayder ve Uzungöl markalaşan yerlerden. Marka değerini öne çıkarıp devamında diğer yerleri ön plana çıkaracağız. Dereli’deki bu güzelliklerimizle Ayder ve Uzungöl ile mücadele ediyoruz. Kuzalan’ı Doğu Karadeniz’in travertenleri olarak değerlendiriyoruz. Bir kalker bölgesi ve onun üzerinde su çeşidi var. Oradaki mineral sular bir traverten yolu oluşturmuş. Bu anlamda çok değerli bir alan. Bunun yanında da Göksu Deresi, Doğu Karadeniz’in tek sodalı deresi. Ender bulunan bir alan” diye konuştu.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürü Ertan Kuduban, bölgesel düzeyde tanınan tabiat parklarını yapılacak çalışmalarla ulusal ve uluslararası düzeyden tanınabilirlilik düzeyine çıkarmaları gerektiğini de vurguladı. Kuduban, “Bu seviyeye ulaşırsak dünyada bilinen alanlar olacak. Yerel halk da böylece sahip çıkacak ve tüm kesim buraları koruyacak. Elimizdeki değerlerin değerini bilmeli ve ona göre çalışmalar yapmalıyız. Çevreyi korumalı ve değerini bilmeliyiz. Bu konuda ilimizdeki diğer paydaşlarımızla ortak çalışmalar içindeyiz” ifadelerini kullandı.

Cehennem Deresi’nin en önemli özelliği doğal maden suyu barındırmasıdır.
Cehennem Deresi’nin en önemli özelliği doğal maden suyu barındırmasıdır.

CEHENNEM DERESİ

Dereli’nin Pınarlar Köyü sınırları içerisinde bulunan doğa harikası Cehennem Deresi’nin en önemli özelliği doğal maden suyu barındırmasıdır. Cehennem Deresi, Kuzalan Tabiat Parkı’na yaklaşık 20 kilometre mesafede bulunmaktadır.

Tamamen insan el emeğiyle ahşap malzemelerden yapılmış Kök Ev; doğayla baş başa vakit geçirebileceğiniz temiz havası, doğası bozulmamış yapısıyla insanları şehir hayatından koparıp doğanın keyfini yaşatan bir mekândır.
Tamamen insan el emeğiyle ahşap malzemelerden yapılmış Kök Ev; doğayla baş başa vakit geçirebileceğiniz temiz havası, doğası bozulmamış yapısıyla insanları şehir hayatından koparıp doğanın keyfini yaşatan bir mekândır.

KÖK EV

Giresun-Dereli yolunda Dereli istikametine doğru giderken Duroğlu beldesini geçince yaklaşık 1 kilometre sonra tarihî köprünün oradan sağa giriliyor. Sonra yol ikiye ayrılıyor, tekrar sağ taraftaki yoldan yaklaşık 7-8 kilometre gidince, sağ taraftan Kök Ev’e inen bir yol ve burada ufak bir tabelası var.

Kök Ev; tamamen insan el emeğiyle ahşap malzemelerden yapılmış doğayla baş başa vakit geçirebileceğiniz temiz havası, doğası bozulmamış yapısı, kök, doğa, hayvan motiflerinin vurgulandığı, adeta günümüz şehir hayatından bizi koparıp doğanın keyfini yaşatan bir mekândır. Yöresel köy kahvaltısı servisi sunan Kök Ev, 70 kişilik kapasite ile hizmet vermektedir.


“Milli ekonominin temeli tarımdır.”